Pazartesi, Nisan 20, 2015

“VATAN YOKSA , SENDE YOKSUN DİYENLEREDİR SÖZÜM.”

Hayati kararların alınmasında çok etkin olan  Küresel Güç’ün  istediği tek şey;  ülkede   kontrollü ve fakat etkisiz bir  muhalefet yaratarak ,  kendine biat eden  iktidarla  birlikte  Türkiye’ye biçilen  oluşumun  -rejim değişimi(!)-  gerçekleşmesini sağlamaktır.

Mehmet Ali .Çelebi , Engin Alan , Erdal Sarızeybek   ve ismini hatırlayamadığım   nice vatanseverler,  ülkemizin  kalkınmasına  ve  hür yaşamasına  katkıları olacağına yürekten inandığımız   değerlerdir.. Doğal olarak bu değerlerin günümüz  Türkiye’sinde  millet vekili  adayı gösterilmesi  de yürek istiyor , güçlü bir omurga gerektiriyor.

Hayallerimizin, umutlarımızın  kırılmasında  baş sorumlu  olarak  küresel gücü sıkça öne  çıkarmamdan endişe duyduğunuzu biliyorum. Heyecanımızı yok eden , gayretlerimizi, ümitlerimizi  boşa çıkaran  ‘doyumsuz kan emicilerin’ , ülkemizi kedere boğan eylemlerini  sizlerle sık sık  paylaştığım için  de lütfen beni  bağışlayınız.

Ama gerçekleri bilmekle yetinmeyip , hedef kitleyi  uyandırmanın,  mücadeleyi  kazanmanın ilk basamağı olduğunu da unutmayalım..

Doğru bilgilenmek ve akılcı mücadele etmek ,  bizleri bu vatanda hür ve mutlu yaşamaya  götüren en önemli ilkedir, aksini düşünmek  istemiyorum.

Son zamanlarda meslektaşlarım ve   dostlarımdan yaşatılan her hayal kırıklığının altında  “ Yok artık her hususun altında küresel güç aramayın” şeklinde   tepkiler alıyorum. Ve fakat  her hayati girişimin  hemen  ardından  bizi kahreden sonuçlar  önümüze serilince; Kayahan’ın  sözleriyle “Yine bana hüsran, yine bana hasret kaldı, yine bana karanlık günler kaldı,”  dizelerindeki  acıları yaşamak kalıyor, biz vatanseverlere…

Gayem siz değerli dostlarımın ümitlerini  kırmak  asla olamaz. Her seçim öncesi; İnşallah ben haksız çıkarım düşüncesiyle,  görüşlerime muhalif olan sevgili kitlemin  kulağa hoş gelen önerileriyle umutlanıyor , haklı çıkmaları  için   Allah’ıma yalvarıyorum.
Sonuçlar  hüsran olunca , adeta kaderimiz olan aldatılmaktan yıkılıyor, kahroluyoruz....

Bu gün  siz dostlarımla,  ‘Neden  Hedef Türkiye’  sorusundaki   endişeleri  hafızalarınızda canlı tutmanız  kaydıyla ,  içinizi karartacak,  ümitlerinizi kıracak bir tablo çizmek yerine , ülkemizde yaşanan sorunları ve bu sorunları giderici hal tarzlarını  paylaşmak istiyorum .
                                                            xxxxxxxx
 “VATAN ,  ANADOLU vb. partilerin  parlatılması.”
Sorun yeni türeyen partiler olunca diyorum ki, Sayın Emekli general Naci Kaptan’ın    kaleme aldığı  hayati öneriler,  şu sıralarda  yeni kurulan (!?) ve itibar gördüğü farz ve kabul gören   Vatan partisinin özellikle  meslektaşlarımca umarım dikkate alınır.

 Bana “ Hala YCHP ile birlikte misin? Artık  Vatan’da buluşma zamanı gelmedi mi kardeşim” diyen silah arkadaşlarıma , bir kez daha ve dikkatlice sayın Naci Kaptan’ın fikirlerini çürütecek  cevaplar vermelerini  özellikle rica ediyorum... İşte silah arkadaşım Emekli General Naci Kaptan’ın kaleme aldığı sorunlar ve hayati değerdeki önerileri…

Yukarıda sayın Kaptan tarafından kaleme alınan  görüş ve önerilerin  altını çizerek okumanızı tavsiye ediyorum.., Okumaya zaman bulamayanlar için  üç yazıdaki can alıcı bölümleri ,  virgülüne dokunmadan sizlerle paylaşıyorum..

Birinci yazısının  özeti:  “CHP hiç gecikmeden VATAN PARTİSİ – DSP – ANADOLU PARTİSİ ile ve bu cepheye katkı sağlayabilecek partilerle güç birliğine gitmelidir. Bu cephe en kısa zamanda gerçekleştirmelidir.”

İkinci yazısının özeti: “Vatan Partisinin yeni oy kaynağı yine CHP seçmeni olacaktır. CHP erozyona uğrayarak bölünür ve  zayıflarken,  AKP’ye  yine  tek başına iktidar koltuğuna oturma imkanı doğacaktır.  Bu ise RTE  başkanlığının tescilidir. Bu nedenle yaptığınız çağrılar , şayet AKP’yi iktidardan uzaklaştırmak istiyorsanız AYAĞINIZA KURŞUN SIKMAKTAN öte değildir. Hatta bu kurşun Laik Cumhuriyet’e , Aydınlanma devrimlerine , Türkiye’nin geleceğine sıkılan kurşun olacaktır.”

Üçüncü yazının özeti:   “Vatan partisinde olduğu gibi ,Anadolu  partisinin  de oy alabileceği temel kaynak  doğrudan CHP’dir. İşte tuzak buradadır. AKP’yi sandıkta alt edebilecek olan CHP , VATAN ve ANADOLU partileri tarafından bölünerek zayıflatılacaktır.
Büyük olasılıkla her iki parti de barajı geçemeyecek , geçse bile CHP’nin oyları bu partilere kaymış olacaktır. ÖZETLE DEĞİRMENİN SUYU AKP’YE AKACAKTIR.”

Cevap bekleyen sorular bunlardır, sevgili dostlarım.


VATANINI SEVEN , BU UĞURDA GÖZÜNÜ KIRPMADAN  MÜCADELEYE EVET DİYEN  BİR YURTSEVER OLARAK  İNŞALLAH BU KEZ ALDANMAYIZ VE  TÜRKİYE KAZANIR. 17 Nisan 2015  

En derin sevgi ve saygılarım, uyanık olanlara , halkı uyandıranlaradır..
Fevzi Moray
VATANSEVER