Pazartesi, Aralık 14, 2009

12 EYLÜL ÖNCESİ TÜRKİYE

12 EYLÜL 1980 ÖNCESİ TÜRKİYE (!….)

Değerli dostlarım, 08-Kasım 2006 tarihinde sayın H. Uluç’un, yazmış olduğu bu yazıyı okuduğumda 1970-1976 'da İstanbul’da ve 1976-1980 yıllarında Erzurum'da görev yaptığım günler film şeridi gibi gözümün önünden geçmişti.

Erzurum gibi bir şark kentinde huzur kalmamıştı. İlin Atatürk Üniversitesi'nde öğrenciler solcu, sağcı olarak düşman gibi ikiye bölünmüş, adeta birbirlerini yok etmenin mücadelesini vermekteydiler.

Bizler ise artık asli görevimizi unuturcasına, olacak zayiat ve hasarı en aza indirmek adına, üniversitenin içinde 24 saat esasına göre münavebeli olarak nöbet tutar hale gelmiştik.


Yine bendeniz 1970-1976 yıllarında İstanbul'da sıkıyönetimde görevli iken, ;yukarıda bahsettiğim nedenlerle , daha henüz temiz olan denize bir gün bile elimi sokamamıştım. Yok Ecevit ,yok Demirel geliyor şeklinde haberler karşısında ,"haydi Fevzi Bölükle Aksaray- Saray burnu arasında emniyeti huzuru sağla”.....

O zamanlar Boğaz Köprüsü henüz yapılmadığından (1973'te açılmıştı)
Saray Burnu intihar etmek için ideal bir adresti. Ben bile insana yakışmayan, Allah'ın verdiği canı sonlandırmayı düşünür hale gelmiştim. İnsanı yıldıran,dehşete sürükleyen, insanlıktan çıkaran o günleri bizler yaşadık,unutmadık ve o günleri yaşamayanlara hatırlatmakta, en önemli görevimiz olmalıdır.


Bilindiği gibi tarih boyunca bu topraklarda kurulmuş olan 16-Türk Devleti, emperyalist güçlerin planları doğrultusunda içte çıkartılan kargaşalar nedeniyle yıkılmıştır. İlerleyen yıllarda, yabancı güçlerce aynı hedefler doğrultusunda gerçekleştirilen üç müdahale de , huzurun olduğu bir ülkede askerin çıkışı (DARBE) şeklinde akıllara kazınarak , ülke insanının kafası karıştırılmış ve T.S.K 'ye güvenin azaltılması hedeflenmiştir..

Ancak Silahlı güçlerce ülke yönetimine el koyan , huzur ve emniyeti sağladıktan ve ülkeyi tekrar demokratik ortama kavuşturduktan sonra , yönetmesi gerekenlere teslim edenlere en güzel örnek Türk Silahlı Kuvvetleri olmuştur.

Bu uygulamaya acaba başka bir ülke örnek gösterilebilir mi? Malum en yakın komşumuz Yunanistan ile aramızda Kıbrıs Barış Harekatı olmamış ve rahmetli B.Ecevit Yunanistan'ı bu nedenle uyandırmamış olsaydı, 1967 yılından itibaren yönetimde olan Askeri Cunta rejimi aynen ülkesini yönetmeye devam edecek, belki de tarihten silinme ile karşı karşıya kalacaktı. ..
Yönetmesi gerekenlerin başta olmadığı bir yerde ,kalkınmak ve başarıya ulaşmak mümkün müdür?

Aslında Asker evladı olan Sayın Hıncal Uluç , Allah vergisi yeteneği ile yaşanan gerçekleri o kadar güzel açıklamış ki, benim yaşadığım gerçekler , konuya biraz olsun anlam katabiliyorsa , inanın çok mutlu olacağım.


Dikkat edilirse ,emperyalist güçler, kendi çıkarlarına hizmet etmeyen ülke liderlerini değiştirmede her türlü entrikayı (dolap) denemekte, insanları kaosa sürüklemekte ,ülkeyi yaşanamaz ,nefes alınamaz hale getirmekte çok başarılı olmuşlardır.

Bu nedenle yaşananların unutulmadığı ,öğrenilmesi gerekenlerin genç nesillere hatırlatılması dileklerim ile Silah arkadaşlarıma ve dostlarıma en derin sevgi ve saygılarımı arz ediyorum.

Fevzi MORAY 25-KASIM 2006 İSTANBUL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder